Sık görülen tiroid hastalıklarına dikkat!
Genel Cerrahi Uzmanı Doç. Dr. Gülçin Türkmen Sarıyıldız, sık görülen tiroid hastalıkları ve tedavi süreçleri hakkında merak edilenleri anlattı.
Tiroid hastalıkları, metabolizma, vücut ısısı ve bağışıklık sistemini etkileyen kritik hormonları üreten tiroid bezinde meydana gelir. Hipotiroidi ve hipertiroidi gibi hormon dengesizlikleri genellikle ilaç tedavisiyle kontrol altına alınsa da, bazı durumlarda cerrahi müdahale gerekebilir. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, tiroid hastalıklarının cerrahi tedavi sürecini ve dikkat edilmesi gereken noktaları detaylandırdı.
Tiroid bezinin sağlık üzerindeki önemi nedir?
Tiroid, boynun ön kısmında yer alan kelebek şeklinde bir bez olup, vücudun metabolizmasını düzenleyen tiroksin (T4) ve triiyodotironin (T3) hormonlarını üretir. Bu hormonlar enerji üretimi, vücut ısısının düzenlenmesi, büyüme ve gelişme gibi birçok önemli süreçte rol oynar. Aynı zamanda ruh hali ve psikolojik denge üzerinde de etkisi vardır. Tiroid bezinin düzgün çalışmaması hipotiroidi veya hipertiroidi gibi sorunlara yol açarak kalp hastalıkları, obezite, depresyon gibi ciddi sağlık problemlerine zemin hazırlayabilir. Bu nedenle, tiroid bezinin sağlığı genel vücut dengesi için kritik önemdedir.
Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, tiroid hastalıklarının iki ana grupta incelendiğini belirtiyor: Nodüler guatr ve difüz guatr.
Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, “Nodüler guatr, tiroid bezinde tek veya çok sayıda nodül oluşmasıyla karakterizedir. Tek nodül genellikle iyi huylu olsa da, bazen kanser riski taşıyabilir. Bu durumda, ince iğne aspirasyon biyopsisi ile patolojik tanı konulması ve cerrahi tedavinin planlanması gerekir,” diyor. Difüz guatr ise genellikle cerrahiye ihtiyaç duymayan, yaygın tiroid büyümesi ile karakterize bir durumdur.
Cerrahi müdahale ne zaman gerekir?
Tiroid hastalıkları genellikle endokrinologlar tarafından ilaçla tedavi edilir. Ancak, ilaç tedavisine yanıt alınamayan ya da tiroid bezinin büyümesi nedeniyle soluk borusu veya ses telleri üzerinde baskı oluştuğunda cerrahi müdahale gündeme gelir. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, bu tür durumlarda bilateral total tiroidektomi operasyonu ile kesin ve kalıcı tedavi sağlanabileceğini ifade ediyor. Bu operasyon, her iki tiroid bezinin tamamen çıkarılmasını içerir.
Tiroid kanseri: Türleri, belirtileri ve tedavi yöntemleri
Papiller tiroid kanseri, tüm tiroid kanserleri arasında en yaygın görülen türdür ve tiroid kanserlerinin yüzde 80-85’ini oluşturur. Bu kanser türü genellikle yavaş ilerler ve erken dönemde teşhis edildiğinde tedaviye iyi yanıt verir. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, papiller tiroid kanserinin genellikle lenf nodlarına yayılma eğiliminde olduğunu ve bu nedenle boyunda şişlik ya da ele gelen kitle ile kendini gösterebileceğini belirtiyor. Tanıda ultrasonografi ve ince iğne aspirasyon biyopsisi önemli rol oynar. Papiller tiroid kanserinin tedavisinde ilk seçenek cerrahi müdahale olup, gerekli durumlarda radyoaktif iyot tedavisi uygulanabilir.
Tiroid kanserleri içinde daha nadir görülen bir tür olan medüller tiroid kanseri, yüzde 5 ila 10 oranında rastlanır. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, medüller tiroid kanserinin parafoliküler C hücrelerinden köken aldığını ve bu hücrelerin salgıladığı kalsitonin hormonunun tanı koymada kritik bir rol oynadığını vurguluyor. “Kalsitonin seviyeleri 500’ün üzerine çıktığında, hastada mutlaka diğer organlara yayılma riski araştırılmalıdır,” diye ekliyor. Medüller tiroid kanserinde tedavi genellikle cerrahi müdahale ile yapılır, ancak hastalığın yayılımına göre ek tedavi yöntemleri de gerekebilir.
Foliküler tiroid kanseri, tiroid dokusunun invazyonu ile karakterize bir kanser türüdür. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, foliküler tiroid kanserinin genellikle vücudun uzak bölgelerine, özellikle de kemiklere ve akciğere metastaz yapma riski taşıdığını belirtiyor. Tedavi sürecinde cerrahi müdahale ilk adımdır; tümörün çapı ve yayılımına bağlı olarak ameliyat sonrası radyoaktif iyot tedavisi de uygulanabilir.
Tiroid hastalıklarının belirtileri nelerdir?
Tiroid hastalıkları, hormonların az veya çok salgılanmasına bağlı olarak farklı belirtiler gösterir. Hipertiroidi ellerde titreme, aşırı terleme, sinirlilik ve saç dökülmesi gibi belirtilerle kendini gösterirken, hipotiroidi kabızlık, hareketlerde yavaşlama, ödem, saç kırılması ve ses kalınlaşması gibi semptomlara yol açar.
Kronik ve akut tiroiditler
Tiroidit, tiroid bezinin iltihaplanması sonucu oluşur. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, akut tiroiditlerin genellikle boyunda ağrı ve viral enfeksiyon sonrası gelişen şikayetlerle ortaya çıktığını, kronik tiroiditlerin ise otoimmün bir hastalık olarak karşımıza çıktığını belirtiyor. “Kronik tiroiditli hastalar, endokrinoloji doktorları tarafından takip edilmelidir,” diye ekliyor.
Sonuç olarak, tiroid hastalıklarının tedavisinde cerrahi müdahale, özellikle ilaç tedavisine yanıt vermeyen durumlarda devreye giriyor. Cerrahi operasyonlar, hastaların yaşam kalitesini artırarak tiroid kaynaklı sorunları kalıcı olarak çözmeyi hedefliyor. Doç. Dr. Türkmen Sarıyıldız, bu süreçte doğru tanı ve tedavi planlamasının önemine vurgu yapıyor.
Kaynak: (BYZHA) Beyaz Haber Ajansı
Bu haber 6 kez okundu.-
Kandıra Orhan Mahallesi Tapuları Hazır !
-
Karaman Belediyesi Ana Kucağı’nda Cumhuriyet Coşkusu
-
İzmir Büyükşehir Belediyesi Toplu ulaşım tarifelerine düzenleme
-
Başkan Aras; “Vatandaşlarımızın Maddi Manevi Yanındayız”
-
Türkiye Yapay Zeka Zirvesi’ne rekor katılım
-
İzmir Film ve Müzik Festivali’nde kadınlar başrolde