Bakan Tekin’e Rapor, “Bir Gün Okula Aç Git, Günü Simit ve Ayranla Geçir”

Eğitim-İş Sendikası olarak eğitimdeki gericileştirme ve özelleştirmeye, eğitim çalışanlarının haklarını ve saygınlığını gasp edenlere, Cumhuriyet’i ve devrimlerini hedef alan uygulamalara karşı Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde ve tüm Türkiye’de Milli Eğitim Müdürlükleri önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin için hazırlanan  “gelişme raporu”nu kamuoyuna duyuruldu. 
Eğitim - 20 Ocak 2025 15:02

Eğitim-İş Sendikası olarak eğitimdeki gericileştirme ve özelleştirmeye, eğitim çalışanlarının haklarını ve saygınlığını gasp edenlere, Cumhuriyet’i ve devrimlerini hedef alan uygulamalara karşı Ankara’da Milli Eğitim Bakanlığı önünde ve tüm Türkiye’de Milli Eğitim Müdürlükleri önünde basın açıklaması gerçekleştirdi. Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin için hazırlanan  “gelişme raporu”nu kamuoyuna duyuruldu.

2024-2025 eğitim öğretim yılının birinci döneminin bugün tamamlanmasının ardından Milli Eğitim Bakanlığı önündeki eylemimize Genel Başkan Kadem Özbay, Genel Sekreteri Seher Ergin, Genel Mali Sekreterimiz Doğan Dağdelen, Genel Örgütlenme Sekreteri Bülent Metin, Genel Özlük Hukuk ve TİS Sekreteri Yeliz Toy, Genel Eğitim Sekreteri Veli Fırat Şimşek, Genel Basın Yayın ve Uluslararası İlişkiler Sekreteri Hüseyin Selçuk, Konfederasyonu Birleşik Kamu-İş Genel Sekreteri Orhan Yıldırım, Büro-İş Genel Başkanı Alay Hamzaçebi ve Ankara Şubeleri iştirak etti.

Genel Başkan Kadem Özbay’ın burada yaptığı açıklama şu şekilde:

“Bugün, 2024/2025 Eğitim-Öğretim Yılı’nın ilk döneminde yaşanan problemleri değerlendirmek ve bu problemlerin temelinde yatan politikalara ilişkin bir inceleme yapmak için toplandık. Maalesef eğitimde karşılaşılan sorunlar her geçen gün artarak devam etmektedir.

Eğitim, güncel siyasetin ve popülist söylemlerin aracı; iktidarın kendi ideolojisini empoze etmenin, istediği biat ve itaat eden toplumu oluşturmanın yöntemi haline getirilmiştir. Bunun sonucu olarak önceki dönemlerden kalan sorunlara bu eğitim döneminde yenileri eklenmiştir.

Milli Eğitim Bakanı Yusuf Tekin, AKP iktidarının “kindar ve dindar nesil” amacının en kararlı uygulayıcısı olmuş; eğitimi cemaatler, tarikatlar ve piyasa güçlerine teslim eden politikaları artırarak devam ettirmiştir. Göreve başladığı ilk günden beri, eğitimi laik, bilimsel ve kamusal bir yapıdan ayırmak için olağanüstü çaba harcayan Yusuf Tekin’e buradan sesleniyoruz:

-Bütçeden en büyük payı Milli Eğitime ayırdığınızı ifade ediyorsunuz. Peki soruyoruz bu bütçeyle eğitime dair hangi sorunu hallettiniz? Yeni sorunlar ürettiniz. 80 yılda yapılan kadar derslik yaptığınızı belirtiyor, büyük bir başarı öyküsü gibi sunmaya çalışıyorsunuz. Hikayenizin gerçek olmadığını siz de biliyorsunuz. Eğitime en çok bütçeyi ayıran bir ülkede hala ikili eğitim neden sürüyor açıklayın o zaman! 2012 yılından bu yana ikili eğitimi bitireceğiz diye sürekli söz veriyorsunuz! Her yıl bütçeden en büyük payı eğitime ayırdığınızı söylüyorsunuz ama sayenizde çocuklar okullarda aç, susuz, öğretmenler yoksul.

-Mülakatlar kaldırılacak sözünüze rağmen mülakatları devam ettiren sizsiniz. Üstüne katmerli mülakat anlamına gelen öğretmen akademisini icat ettiniz. Siz devletin öğretmenini seçmiyorsunuz, partiye kendinize uygun öğretmen yaratmak istiyorsunuz! Anayasada herkesin kamuda çalışma hakkını kılıfını bularak ortadan kaldırıyorsunuz! Anayasanın kamuda çalışanlar için öngördüğü, görevin gerektirdiği nitelikler dışında başka nitelikler aranmaz hükmünü kaldırıp, her türlü torpilin yolunu açıyorsunuz. Buna alışıksınız çünkü şahsınıza üniversite açıldı.

-Eğitim dışındaki çocuk sayısının %38,4 artarak 612 bin 814’e ulaşması, açıköğretime kayıtlı 327.710 ve MESEM’e kayıtlı yaklaşık 500 binin üzerinde öğrenciyle birlikte 1 milyon 500 binin üzerinde öğrencinin örgün eğitim sistemi dışında kalması senin eserin!

-Deprem bölgesinde yıkılan okulları 1 yıl içinde öncekinden daha iyi yapacağınıza dair söz verdiniz! Bugün hala çadır ve konteynerlarda eğitimin devam etmesi ve bu nedenle binlerce öğrencinin eğitimden kopması sizin eseriniz!

-Okul öncesi eğitimi zorunlu eğitim kapsamına almayarak, özellere, tarikat ve cemaat okullarına mahkum ediyorsunuz. Okul öncesi öğretmenlerine dinlenme hakkı vermeden 300 dakika aralıksız çalıştırıyorsunuz!

Tüm bu tablonun yaratıcısı bellidir: Yusuf Tekin ve onun bağlı olduğu AKP iktidarı! Laik, bilimsel ve kamusal eğitimi hedef alan; çocuklarımızı tarikatlara, eğitim sistemimizi piyasaya teslim eden bu politikalarınızla eserinizle gurur duyuyorsunuz. Ama unutmayın, bu “eser,” eğitimdeki çöküşün, milyonlarca çocuğun ve eğitim çalışanlarının mağduriyetinin, toplumun geleceğinin çalınmasının bir simgesi olarak hatırlanacaktır.

Sözde “5 yıldızlı otel” yaptığınız okullarda çocuklar derslere aç giriyor, kaloriferler yanmıyor, temizlik yapacak personel bulunamıyor. Söylediğiniz “1 milyon öğretmen” rakamı, atanmayı bekleyen öğretmenlerin yıllardır çığlık atan seslerini bastıramıyor. “Maarif müfredatı bahane, biat eden nesil şahane!” diyerek sürdürdüğünüz politikalarınızla eğitim sistemini bozmaya çalışıyorsunuz. Ancak bilmelisiniz ki bu ülkenin aydınlık yüzü olan eğitim çalışanları ve Eğitim-İş, eserinizin karanlığını tarihin çöplüğüne göndermek için kararlıdır!

Yusuf Tekin, bu “eser” sizin imzanızı taşıyor; AKP’nin 23 yılda eğitime yaptığı en büyük kötülüklerin özetini barındırıyor. Ama unutma, tarih sizin bu eserlerinizi de unutmayacak. Eğitim-İş olarak bizler, bu enkazın altında çocuklarımızı, geleceğimizi ve kamusal eğitimi bırakmanıza asla izin vermeyeceğiz.

Bu karanlık tabloda parlayan ışık, Eğitim-İş’in mücadele azmidir! Ne çocuklarımızın geleceğini, ne de eğitim çalışanlarının haklarını sizin “eser”lerinizin karanlığına teslim edeceğiz!

Eğitim-İş olarak, Atatürk ilke ve devrimlerinin ışığında; daha eşit, adil ve özgür bir eğitim sistemi için kararlılıkla mücadelemizi sürdüreceğiz. Çünkü bu mücadele, sadece bugünün değil, yarınlarımızın da sorumluluğudur. Eğitim; ne cemaatlerin, ne piyasanın, ne de biat kültürünün esiri olmayacaktır!

Eğitim, çağdaş bir toplumun en güçlü güvencesidir ve biz bu güvencenin yılmaz savunucuları olmaya devam edeceğiz!”

“BİR GÜN OKULA AÇ GİT, SUYU MUSLUKTAN İÇ”

“Gelişme raporunda” ise Bakan Tekin’den bir okul öncesi eğitim kurumunda 50 dakika üzerinden kesintisiz 6 etkinlik saati eğitime katılması, bir organize sanayi işletmesinde haftada 6 gün 08.00 – 22.00 saatleri arasında işçi olarak çalışması, bir gün okula aç gitmesi, günü simit ve ayranla geçirmesi yanı sıra suyu musluktan içmesi önerilerinde bulunuldu. Bu önerilerin yer aldığı rapor, basın açıklaması sonrasında Milli Eğitim Bakanlığı önüne bırakılırken, okul öncesi öğretmenler için toplanan imzalar Bakanlık yetkililerine teslim edildi. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)

BENZER HABERLER