Aslı Özer: Heykel Sanatında Kültürlerarası Bir Yolculuk ve Dönüşüm Hikâyesi

İzmir doğumlu heykeltıraş Aslı Özer, sanat kariyerinde yalnızca Türkiye’nin değil, dünya genelinde birçok kültürün izini süren ve bu kültürel birikimleri
Güncel - 24 Ekim 2024 19:36

İzmir doğumlu heykeltıraş Aslı Özer, sanat kariyerinde yalnızca Türkiye’nin değil, dünya genelinde birçok kültürün izini süren ve bu kültürel birikimleri sanatsal pratiğine yontan bir sanatçı.
Orta Doğu, Afrika, Kuzey Amerika, Orta Asya, Uzak Doğu ve Avrupa ülkelerinde yaşamış ve seyahat etmiş olan Özer, bu yolculukları sırasında edindiği çok çeşitli kültürel kodları eserlerine dahil ederek evrensel bir anlatı inşa ediyor. Farklı coğrafyaların kültürlerini derinlemesine gözlemleyen sanatçı, bu gözlemlerini insan bedeni merkezli figüratif ve soyut heykel çalışmalarına dönüştürüyor. Özer’in sanatının ana teması, insanın iktidar karşısındaki durumu ve bu güç ilişkisi bağlamında “özne” ve “nesne” olarak varoluş biçimlerini sorgulamak. Çalışmalarında “iktidar”, “aidiyet”, “kimlik”, “gelecek”, “transhümanizm”, “insan sonrası” ve “kültür” gibi kavramları ele alan sanatçı, heykellerinde insan bedenini bir metafor olarak kullanarak bu derin temaları görünür kılıyor. Sanatında yalnızca bedeni değil, aynı zamanda duyular ve duyguların heykel diline nasıl yontulabileceği sorusuna yanıt arıyor. Bu bağlamda, sosyolojik ve psikolojik yönlerden de insan davranışlarını inceleyen Özer, ekolojik meseleleri sanatının önemli bir parçası haline getiriyor.

Öteki Kavramı

Heykel çalışmalarında malzeme çeşitliliği önemli bir yer tutan Aslı Özer, hem geleneksel hem de çağdaş malzemeleri ustalıkla bir araya getiriyor. Taş, metal, cam ve ahşap gibi klasik heykel malzemelerini kullanırken, bir yandan da atık materyaller, resin, epoksi ve polimer gibi modern malzemeleri yontma tekniğiyle birleştirerek yenilikçi formlar yaratıyor. Bu süreçte, geleneksel figüratif formları ve soyutlamaları yapı sökümüne uğratarak, “öteki” kavramını da eserlerine dahil ediyor. Bu yaklaşımıyla, hem heykelin figüratif yönünü hem de soyutlamayı bir araya getiren bir anlatım dili geliştiriyor. Bu şekilde, insan bedeni üzerindeki iktidar ilişkilerinden ekolojik dönüşümlere kadar pek çok konuyu heykellerinde işlerken, bu temaları farklı malzemeler ve formlar aracılığıyla yorumluyor. Sanatçının akademik kariyeri de sanatsal yolculuğu kadar zengin. Dokuz Eylül Üniversitesi Güzel Sanatlar Fakültesi Heykel Bölümü’nden lisans ve yüksek lisans derecelerini alan Özer, aynı üniversitede Sanat ve Tasarım Bölümü’nde sanatta yeterlilik eğitimine tez aşamasında devam ediyor. Heykel eğitiminin yanı sıra Anadolu Üniversitesi Kamu Yönetimi Bölümü’nde lisans eğitimi almış olması, sanatçının toplumsal meseleler ve yönetim kavramlarına olan ilgisini de yansıtıyor.

Ekolojik Kaygılar

Aslı Özer, 2012 yılından bu yana kendi atölyesinde çalışmalarını sürdürmekte ve eserlerini ulusal ve uluslararası pek çok sergide sanatseverlerle buluşturmaktadır. 2024 yılı boyunca İstanbul, İzmir ve Şırnak’ta birçok sergiye katılan Özer, “Digital Echos”, “Veni, Vidi, Vici” ve “Serbest-lik” gibi önemli karma ve kişisel sergilerde yer aldı. İzmir’deki Büyük Efes Sanat Günleri ve Aryom Kültür Merkezi’nde düzenlenen “Sanatta Girişimcilik” sergileri de sanatçının son dönemdeki dikkat çekici katılımlarından bazıları. Ayrıca, “Çığlık: Doğanın Döngüsünden Sanatsal İzlenimler” sergisi, Özer’in ekolojik kaygılarını ve doğanın döngüsüne olan sanatsal ilgisini daha da belirgin hale getiriyor.

İnsanın Varoluşsal Meseleleri

Sanatçı, heykel çalışmalarıyla birçok ödüle layık görüldü. 2023 yılında Base 7. Edisyon Sergisi’nde yer alması ve Base Jumbo Sürdürülebilirlik Sergisi’ne seçilmesi, Özer’in sanatında sürdürülebilirliğe ve çevre duyarlılığına verdiği önemin altını çizen başarılar olarak öne çıkıyor. Ayrıca, Turgut Pura Vakfı’nın 40. Yıl Heykel Yarışması’nda sergileme hakkı kazanması ve 2019 yılında 18. EÇEV Heykel Yarışması’nda Cengiz Çekil Jüri Özel Ödülü’nü alması, heykel sanatındaki yetkinliğinin bir başka göstergesi. Özer, sanatı aracılığıyla sadece estetik değil, aynı zamanda derin bir toplumsal ve kültürel eleştiri yapmayı amaçlıyor. Heykellerinde malzemenin sınırlarını zorlayarak ve kültürlerarası bir diyalog kurarak, insanın varoluşsal meselelerini evrensel bir dile dönüştürüyor. Ekolojik kaygılarla şekillenen sanatsal bakışı, hem geleneksel heykel anlayışını yeniden yontarken hem de çağdaş sanatın sunduğu özgürlüklerle sanatını dönüştürerek yeni ufuklara taşıyor. Sanatının, kültürler ve disiplinler arasında kurduğu bu güçlü köprülerle Aslı Özer, çağdaş sanat sahnesinde kendine özgü ve yenilikçi bir heykel sanatçısı olarak yükselmeye devam ediyor. (BSHA – Bilim ve Sağlık Haber Ajansı)
BENZER HABERLER